Alparslan Kuytul Hocaefendinin Cezaevi Yönetimine Verdiği Savunma Metni İle İlgili Açıklama

Alparslan Kuytul Hocaefendinin ailesiyle yaptığı telefon görüşmeleri, Kasım 2018 tarihinden itibaren Semra Kuytul Hocahanım tarafından sosyal medyada kamuoyuyla paylaşılmaktaydı. 

Binlerce seveninin heyecanla beklediği Alparsan Kuytul Hocaefendinin telefon görüşmelerine, “dışarıya talimat verdiği” gerekçesiyle süresiz kısıtlama getirildi.

Alpaslan Kuytul Hocaefendi ise kendisine uygulanan bu çifte standart ve haksızlığı dile getirmek için savunma gerçekleştirdi.
Savunmasında ‘kurban kesme’ ifadesinin talimat olmadığını aksine sevinç ifadesi ve geçmişte verdiği sözü yeniden hatırlamak olduğunu belirtti.

Ayrıca  “Eğer yönlendirmekten maksat “teşvik etmek” ise İslam’ı anlatmaları için her zaman teşvik ettim, bundan sonra da edeceğim. Bununla da şeref duyarım” diyerek söylediklerinin talimat olmadığını vurguladı.

Yine  “Biz gönüllülerden oluşan ve hayırlı işlerle uğraşan bir vakıfız. Gelenler gönüllü olduklarından istediğini yapar, istemediğini yapmazlar. Bizde işler talimatla ve mecbur ederek değil Allah rızası için, gönül rızasıyla ve özgür iradesi ile yapılır.”demiştir.

Cezaevi idaresini kullanarak beni susturmaya çalışanlar aslında sadece benden değil arkadaşların İslam’ı anlatmasından rahatsız olmaktadır” diyerek bir hakikati gözler önüne sermiştir.


Ayrıca cezaevi yönetiminin gönderdiği yazıda “örgüt üyeleri” tabiri kullanılmış ve böyle yapılarak delilsiz ve yetkisiz bir şekilde bir suç örgütünün varlığına hükmedilmiş olmaktadır. Alparslan Kuytul Hocaefendi “Cezaevleri mahkeme değil, cezaevi idarecileri de hâkim değildir. ” diyerek hukuksuzluğa dikkat çekmiştir. 

“Suç örgütü olduğumuza dair en küçük bir delil olmadığı ve bir yargı kararı da bulunmadığı halde gönderdiğiniz yazı da “örgüt üyelerine talimat veya yönlendirmeden” bahsedilmesi ve bununla itham etmeniz yargısız karar vermektir. Hem de hâkim olmayan ve yetkisiz kimseler tarafından. Ben bu ifadeyi kendime ve arkadaşlarıma hakaret kabul ediyorum. ” demiştir. 

Son olarak” Benim zindanda olmam; 1-Tevhidi anlatmamdan ve “Allah’ın dünyasında Allah’ın dediği olmalı” dememden, İslam medeniyetini isteyip başka medeniyetleri ve ideolojileri reddetmemden 2-AKP Hükümetinin yanlışlıklarını eleştirmemden 3-Derin devletten ve yaptıklarından bahsetmemden kaynaklanıyor.
Bunlardan dolayı hapse atamayanlar “suç örgütü” iftirası ile beni saf dışı etmeye ve susturmaya çalışıyorlar. 15 Temmuz belasından sonra 15 Temmuz bahanesi ile nice insanlara haksızlık yapıldığını, muhaliflerin bu yolla susturulmaya çalışıldığını herkes de biliyor, sizler de biliyorsunuz, ülkenin geldiği durumu da görüyorsunuz”diyerek 17 aydır kendisine yapılan zulümlerin gerçek sebebini özetler mahiyette bir savunma gerçekleştirmiştir.

Alparslan Kuytul Hocaefendinin Konuyla İlgili Savunmasının Tamamını Okumak İçin Tıklayınız

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here