Furkan gönüllüleri, Alparslan Kuytul Hocaefendinin 22 Ocak’ta tahliye olduğu davanın 2. duruşmasına son 17 gün kala Semra Kuytul Hocahanım ile bir röportaj gerçekleştirdi. Kendisine sorulan soruları cevaplayan Hocahanım, “14 aydır Türkiye’de cadde cadde, sokak sokak ADALET ARIYORUZ ama bulamadık!” diyerek yaşanılan sürece dikkat çekti. O röportajdan bazı kesitler şu şekilde:

“Bizim gibi zulme uğrayan çok sayıda masum var. Sadece biz değiliz. Bunların da farkında olarak bu farkındalığı oluşturmaya çalışıyoruz. Çeşitli yöntemler kullanmak suretiyle meşru daireden çıkmadan hakkımızı aramakta ısrarlı olduk ve daima ısrarlı bir şekilde bunun üzerinde durmaya çalıştık. Şöyle bir durum var bizi çok üzen; devlet erkanından birileriyle karşılaştığımızda söyledikleri söz sanki Türkiye de yaşamıyormuşçasına ‘hakkınızı arayacağınız yer parklar-bahçeler değil! Mahkemeler, hakimler, savcılarla yapacaksınız bunu’ gibi cümlelerin sarf edilmesi bizi derinden yaralıyor. Bunu söyleyen kimselerin bu memlekette ya yaşamıyor olmaları lazım ya da gözü kapalı yaşıyor olmaları lazım. Zaten mahkemelerde hukuk arayabilseydik buralarda olmazdık. Keşke hukuku mahkemelerde arayabilseydik” diyerek yakın zaman da attığı bir twitle açıklık getirdi.

Hocahanım, bu süreçte Alparslan Kuytul Hocaefendi’nin tutuklu bulunmasına sebep 2 mahkemenin olduğunu, ikisinden de tahliye aldığını belirtti: “3 gün süren bir duruşma gerçekleşti. 46 sanık dinlendi. 15’e yakın avukat savunma yaptı. Hâkim tahliye verdi. Ardından 1 saat geçmeden başka bir hâkim, konuya hakim olamayan bir hakim, çok rahat bir şekilde tahliye kararını iptal edip tekrar tutukladı.”

“Şimdi böyle bir süreci hep beraber yaşadığımız ve buna tüm Türkiye’nin gözleri önünde şahit olduğumuz halde Hocaefedi’nin eve çıkıp geldiği gün bir selamlama konuşmasının bile siren sesleriyle kesilmeye çalışıldığına tüm dünya şahit oldu. Tahliye olmuş bir insanın bir selam vermesine bile izin vermeyecek bir baskının oluştuğu bir ortamda hakkınızı mahkemelerde arayın demek gerçekten bizi çok derinden yarılıyor. Yani sanki biz cahil insanlarız. Yolu yordamı bilmiyoruz, mahkemenin yolunu şaşırmışız, sanki yolumuz camiye çıkmış. Bu bizim için gerçekten ayıp bir ifade. Zaten mahkemelerde bulabilseydik, meydanlarda aramak zorunda kalmazdık. Ben bunu defalarca söyledim.” diyerek yaşadığı kırgınlığı ve üzüntüyü dile getirdi.

Konuşmasının devamında bu farkındalığı her şekliyle sürdürmeye devam edeceklerini vurgulan Semra Kuytul Hocahanım, bunun kamuoyu tarafından takdirle karşılandığına da değindi.

Hakkımızı alana kadar her türlü meşru yolla gerekeni yapacağız mesajını verdikten sonra, yapılan eylemlerin topluma umut verdiğini belirtti. Röportajın tamamı için;

CEVAP VER

Please enter your comment!
Please enter your name here