Alparslan Kuytul Hocaefendinin haksız tutukluluğunun üzerinden 500 gün geçti. Bu uzun süre zarfında ona yapılan hukuksuz muamele tüm çevrelerden tepki almanın yanı sıra kamuoyunu derinden yaralamaktadır. Bu süre zarfında yapılan bu haksız muamele sevenleri ve bilhassa kıymetli eşi Semra Kuytul Hocahanım tarafından gerek yazılı gerek sözlü gerekse de fiilen kamuoyuna ve tüm dünyaya duyurulmaya çalışıldı.
Alparslan Kuytul Hocaefendi normal bir yargılama sürecinden geçmiyor, defalarca haksızlığa uğruyor ve suçsuz şekilde zindanda tutuluyor. Adına zulüm denebilecek bu hukuksuz muamelelerin ardı arkası kesilmiyor ve her mahkemede bir hukuk skandalına imza atılıyor.
Yaşanan bunca zulme şahit olmak tüm Furkan erlerini gönülden yaralasa da yaşanan süreçten en çok etkilenen hiç şüphesiz eşi ve çocukları olmaktadır.
Uzun süren bir emniyet süreci, ardından tutukluluk kararı, aylar sonra görülen mahkemeler ve mahkemelerden çıkan akıl almaz kararlar bu süreçte en çok kıymetli eşini yormuş ve onu ağır bir sorumluluğun altına itmiştir.
Hukuksuz işleyen bu süreçte Hocahanım defalarca Adana’dan Bolu’ya gitmek zorunda kalmış ve kıymetli eşinin tahliye kararına sevinemeden, saatler sonra tekrar tutuklandığı o acı anlara şahitlik etmiştir.
Semra Kuytul bu süreçte Alparslan Kuytul Hocaefendi başta olmak üzere tüm mazlumlar için özgürlük mücadelesi vermiş ve bu doğrultuda yürüyüşler ve çeşitli pasif eylemlerle istikrarlı bir mücadele gerçekleştirmiştir.
Bu hak arama mücadelesi kolluk güçleri tarafından engellenmeye çalışılmış, yasal eylemlerin ardından bir çok kez göz altına alınmış, defalarca ifade vermiş ve mahkemeye çıkarılmıştır. Yine “Alparslan Kuytul’a Özgürlük” yazılı atkı taktığı için gözaltına alınan Semra Kuytul’un gözaltı esnasında atkısına bir suç aletiymiş gibi el konulmuştur. Bu olay sonrasında Türkiye’nin hatta dünyanın her yerinde yüzlerce Furkan Gönüllüsü bu atkı ile yürümeye başlamış yine bu sebeple yüzlerce kişi gözaltına alınmış, para cezasına çarptırılmış ve böylelikle bu atkı Furkan Gönüllülerinin mücadele tarihine geçmiştir. Semra Kuytul Atkı sebebiyle hakkında açılan bu davadan berat almış ve atkısı kendisine iade edilmiştir.
Yaşananlara bir kadın penceresinden bakıldığında yıkıcı ve yıpratıcı hadiselerin yaşandığı aşikardır. Ancak bu süreç Hocahanımı yıkmaktan çok harekete geçirmiş ve özgürlük eylemlerinin öncüsü haline getirmiştir. Ancak irade ne kadar sağlam olursa olsun yıpranma kaçınılmazdır. Bu süreçte Alparslan Kuytul Hocaefendiye yapıldığı kadar Semra Kuytul Hocahanıma da zulmedilmiş ve ruhen ve bedenen eziyete maruz bırakılmıştır.
Çekilen sıkıntı ve cefanın telafisi mümkün değildir ancak Alparslan Kuytul Hocaefendi hakkında verilecek adil bir karar onu ve ailesini bu zulümden kurtaracak ve daha fazla eziyete maruz kalmamalarına sebep olacaktır.
Bir an evvel adaletin yerini bulmasını talep ediyor ve “Alparslan Hocaya Özgürlük!” diyoruz.
